28 Ekim 2005

KIRPIK VE MAMULİSİ


Kırpık Beyin hayatını direkt etkileyen bir kişi var ki, o işte Kırpık Beyin Mamulisi, o varsa Kırpık mutlu o yoksa hasta, böyle bir sevgi olabilirmi düşünüyorum bazen, ama onun Mamulisine bakışları bi başka, sevgileri karşılıklı tabi. Ama o biryere gitse gelene kadar Kırpık Bey Yemeğini yemez, uzun süre gelmese hastalanır (sinirsel mide rahatsızlığı var Kırpık Beyin) . Anlayacağınız Mamulisiz bir hayat düşünemiyorum Kırpık Bey için, onunla uyur ve o uyuduğunda odasının kapısından bile geçemezsiniz, Mamulinin adı ile seslenseniz hemen Kırpık Bey cevap verir. Dedim ya yemeği olmasın ama mamulisi olsun yanında...

KIRPIK BEY VE ARKADAŞLARI







Kırpık Beyin hatırı sayılır bir arkadaş çevresi vardır, bizimle her ortama girdiğinden herkes tarafından tanınır ve aranır bir şahsiyet olmuştur. Arkadaşları arasında birkaçına özel sevgi gösterir, aldığı sevgi karşılığında. Ödüşü vardır mesela, onunla çok şey paylaşmıştır. O şimdi uzaktada olsa her gelişinde aynı sevgi ile karşılar Kırpık Bey onu. Resimdeki Ödüşü ve Ödüşün şişko kızı Şarap, ondan da ayrıca bahsedeceğim gelecek sayfalarda. Porki si var bi de, onunlada sessiz bir iletişimi vardır ama iyi anlaşır ara sıra diş gösterdiğide olur ama Kırpık Bey bu belli olmaz işi :). Yukardaki resimler de arkadaşlarını görebilirsiniz, en son resimde benimle beraber oğlum, hernekadar nüfüsunda ben sahibi görünsem de Kırpık Bey bana karşı bazen asabiyet gösterebilir, beklemediğim bir anda ısırabilir, sebepmi? Sorulmaz...

25 Ekim 2005

KIRPIK VE NEFRET ETTİGİ OLAY...

Kırpık uysal bir dosttur aslında ama onun da sabrının taştığı anlar vardır. Onu çileden çıkaran en önemli konu traş meselesidir. Kırpık'ın traş olma zamanı geldiğinde, Batıkent Veteriner çalışanları ve biz ecel terleri dökeriz, çünkü Kırpık traş olmamak için elinden geleni yapar. Anestezi ile bayıltmak riskli olduğu için (Kırpık'ın geçirdiği bir rahatsızlıktan dolayı) bu çile 6 ayda bir tekrar etmektedir.

Traştan Önce


Ve Sonra

24 Ekim 2005

Kırpık Otururken


Kırpık Bey, bizler yemek yerken masanın etrafından ayrılmaz ama dilenci gibi yemek de dilenmez. Onun için en güzeli masa altında herkes yemeğini bitirene kadar en güvenli kişinin ayağının altında uzanmaktır.

Merhaba


Kırpık, 1995 yılında Ankara'da doğdu. Onu pis ve bakımsız Ankara Sakarya'da bulunan bir pet shoptan alıp eve getirdik (Banu ve ben) .

Ve Kırpık'ın o günden bu güne uzanan yaşam macerası o gün bizimle kesişti.

Aslında o anlamlı bir doğumgünü hediyesiydi ama anlamı sadece bu değildi, o günlerde bunu bilmesek de o yaşanacak uzun yılların kahramanı olacaktı.

Eve geldiği ilk gün annem çok sinirlendi, "Evde köpek istemem ya bu gider ya da ben" diye tavrını ortaya koydu. Kırpık'ın eve gelmesiyle epey uzun sürecek zorlu bir dönem başlamıştı. Fırtına durulup akşam olduktan sonra, Kırpık sandalyede oturan annemin ayaklarının altında durmuş ve masum masum ona bakıyordu, bu manzaraya daha fazla dayanamayan anneannesi, onu kucağına aldı ve işte onların dostluğu da o an başlamıştı. (Şu an çok daha yakınlar)

Okul açıldığında oğlumu da alıp Eskişehir'e götürmek zorundaydım ve birlikte koyulduk tren yollarıyla Eskişehir'e. Kırpık iki yıl Eskişehirde benimle beraber yaşadı. Ona bakmamda bana yardımcı olan arkadaşlarıma da buradan teşekkür ediyorum. Hepsinin gözbebeğiydi Kırpık Bey.
Hatta bir keresinde Özgür abisi ile otobüse binip Eskişehir den Ankara'ya bile geldi. :)